11 Nisan 2014 Cuma

Çelişmezlik…

“ A, hem A hem A – olmayan değildir.”

Mutlu aşk yoktur, diyen ardından tutup;  bazı aşklar mutludur, diyebilir miydi, diye sormasıyla başladı her şey.
Diyemez miydi, diye soruverdim ben de.
Diyemezdi, diyerek kestirip attı.
Neden diyemesin ki, karşılığıyla üsteledim. Bilmediğimden değildi bu üsteleyiş. Kestirip atışlardan sıkılmaya başlamamdandı.
Bir yargının kendisi doğruysa çelişiği olan yargı mutlaka yanlıştır, dedi. Ciddi ciddi açıklama yapması tüm kestirip atışları affetmeme neden oldu yalnızca bir an için. Yine de kendime hâkim olmayacaktım.
Bu çelişmezlik ilkesi, dedim.  Hayatı çekilmez kılıyor bence; neyse ki,  şiir var, öykü var, düş gücü var.
Bağı kuramadım, dedi. Kaşları hafifçe çatılmıştı.
Düş gücü ile beslenen şiir, öykü çelişmezliği takmaz, diye yapıştırdım. Bu sayede sıkıntıdan ölmüyoruz.
Kurgulanmış söz çelişkiyi kaldırabilir ama hayat, dedi sakince. Ama hayat edebiyat değil.
Değil, diye kabul etmek zorunda kaldım. Değildi…


Mey 


                                 Paolo Maselli