23 Kasım 2017 Perşembe

Güzde Yüzün

Ahı alınmış
bir mevsimin uğultusu: Kızıl ve düşkün
yerin yüzünde.
Biraz yaprak, çokça rüzgar.
Döneniyor, deviniyor;
vurulup vuruyor.
Biraz ses, çokça keder.
İzliyorsun - sus -,
dinliyorsun - pus - Görüyorsun: hırçın bir tutku.
Ahı içinde kalmış bir yürüyüşü çiziyor, biliyorsun. Senin yüzüne.


Mey



10 Kasım 2017 Cuma

Günde ve Gecede

Gece uzuyor. Ve rüzgar, inildeyen bir köpek.
korkmuyorum.
Ağırlaşan göz kapaklarıma yaslanıp,
köpeğin açılmış ağzına bakıyorum.
Ne ışık
ne karanlık. Belki dipsiz bir hikaye.
Sen, ilerleyen güne sarılacaksın, hikaye başını alıp kendi bildiği yöne giderken.
Oysa elini uzatsan okşarsın köpeğin başını. Kızıl bir yaprak düşer yere,
eğilip alamazsın.
Gece sürünüyor. Ve rüzgar, oynaşmaya meyilli bir enik şimdi.
Korkma.
Sen hikayelerimi sev,
ben seni uyuyayım.


Mey






7 Kasım 2017 Salı

DUYUSAL ESARET ÖYKÜLERİ

 Yüksek sesle susuşun dedirttikleri…

I

neyin var, diye sordu yakındaki.
naçar bakışlı duraksadı önce. ve sonra dedi ki ;
gözlerimi onun söz’lerinden ayıramıyorum.

II
yüzündeki çizgilere utangaç bir tebessümle eşlik eden bakışın,
eşsiz bir yorgunluğun resmi gibi. zihnime mıhlanan. git!
 
III
zihninin orta yerinde, mani olunamaz serpilişiyle büyüyene bakakalmışlığının,
yaşayan bir şeye şaşırmalarının bitmeyecek gibi görünmesinin ruhuna saldığı: korkmuş mut. az daha sus !
 
IV
gözünü dikip bakmak o'na. bakışlarını başka varlıkların üzerinde dolandırıp dururken. gözünü dikip o'na bakmak. içinden, sadece içinden bakmak. dipsiz.
 
Son.

sesi, dili, söz'ü
yok gibiydi. göz'ü diyorum, zihnimdeki o deli göz'ü.
kendini yummadan az önce, " ne kadar azap eylediysek affola!" dememiş olsaydı.
yok gibiydi...      
 MEY


1 Kasım 2017 Çarşamba

Rüzgar / haiku

Kimseye gönül indirmeyecek
rüzgarlar esiyor. Başımda, başıma. Kimseye yar olmayacak o rüzgar.
Yaprağa ne de buluta. Esiyor. Bir tek başıma. Başımda.

Mey