Eskiden çok
yer gördüğüm için şimdi bir yer görmüyorum.
Önceden bana
baktığın için şimdi bana bakmıyorsun.
Önceden beni
sevdiğin için şimdi beni sevmiyorsun.
Önceden onu
sevdiğim için şimdi seni seviyorum.
Şimdiden
seni sevdiğim için önceden onu sevmiyorum.
Şimdiden
sonra seni seveceğim için önceden onu sevmiştim.
Şimdiden
kimseyi tanımadığım için bir ara seni tanımıştım.
Bir ara seni
tanıdığım için önceden ve ondan söz etmiştim.
Önceden
ondan söz ettiğim için bir ara beni dinlemiştin.
Bir ara beni
dinlerken önceden ve sonradan yani ondan ve benden bahsederek seni sevmiştim.
Ondan ve
senden bahsederek bugünü önceden biliyorduk.
Bugünü
önceden bildiğimiz için bir ara ikimiz de ondan soğumuştuk.
Ondan önceden
soğuduğumuz için şimdi kışa girdik.
Şimdi kışa
girdik ve ben önceden bunu biliyordum.
Önceden bunu
bildiğim için bugün ikimiz de ondan memnunuz.
Bugün ikimiz
de ondan memnun olduğumuz için ikimizden kimse memnun değil.
O ikimizden
de memnun olmadığı için bugün ikimiz de birbirimizden kurtulamıyoruz.
Bugün ikimiz
de birbirimizden kurtulamadığımız için bugün o kışa girdi.
Bugün ikimiz
de memnun değiliz o üşüyor.
O bugün
üşüdüğü için ikimiz de yazdan kalma bir günü yaşıyoruz.
Yazdan kalma
bir günü yaşadığımız için o bunun farkında değil.
O bunun
farkında olmadığı için ikimiz de kışlıklarımızı giydik.
Biz
kışlıklarımızı giydiğimiz zaman onu düşünüyoruz.
O bizi
gördüğü zaman biz birbirimizi unutuyoruz ve düşman kardeşler oluyoruz.
Biz
birbirimizin yolunu kestiğimiz zaman onun yolu daralıyor mu ne?
Eskiden
benim yolum daraldığı için şimdi benim yolum daralmıyor.
Eskiden çok
daraldığım için bugün daralmadan yolalıyorum.
Eskiden çok
yolu daralan insanlar tanıdığım için bugün utanıyorum.
Eskiden çok
taş taşıdığım için bugün kendime ev yaptım.
Eskiden bu
pencerenin önünden bütün insanları gördüğümü sanırdım bütün insanlar öteki evin
penceresinin önünden geçmezlermiş.
Önceden
bunları yazdığım için şimdi tekrar yazamıyorum.
Önceden
bıktığım için tekrar bıkmanın anlamı yok.
Önceden
sevdiğimi söylediğim için şimdi tekrarlamak gerek.
Şimdi tekrar
söylüyorum; çemberin iki ucu birleştiğinde ben yokolacağım.
Sami Baydar