Uyanırken
tenhalaşır insan, dediğini işitiyordum.
Gözlerini
güne açmak uykundaki kalabalıktan vazgeçmektir aslında, dedi gibi geldi bir an.
Bir rüyayı
uğurlamanın ağırlığını gezdireceğini bilirsin gün boyu, dediğini duydum mu,
yoksa bir türlü açılmayan gözlerimin arkasında sahnelenen oyundan kalma bir
replik miydi, ayırt etmek zordu o an.
Yine de uyanmak
zorundasındır, günün senden beklediği budur, dediğinde enikonu ayılmaya
başlamış gibiydim.
En zoru gözlerini
açmayı başarabilmek, gerisi daha az güç gerektiriyor; bedenin en güç vazgeçeni
gözler olduğundan belki, diyen ses biraz daha dış dünyaya aitmiş gibi gelmeye
başlamıştı. Kıpırdandım.
Uyan haydi,
diyenin Benedictus olduğunu fark ettiğime göre gerçekten sabah olmuş olmalıydı.
Bedenin hayır, çığlıklarının Benedictus’un sesinden daha çekici olduğunu
düşünüp gözlerimi açmadan gülümsedim.
Daha değil,
diye mırıldandım. Rüya henüz bitmedi.
Rüya bitmez,
haydi kalk, diye çıkıştı Benedictus. Rüya ertelenir.
Az daha,
dedim yalvarır gibi. Bırak biraz daha uyuyayım.
Olmaz, diye
itiraz etti. Sabah hızla ilerliyor.
Bizsiz
ilerlesin, dedim bir umut. Gözlerimi hala açmamıştım.
Sabahı yalnız
mı bırakacaksın, sorusunu duymamış olmayı dileyerek açtım gözlerimi. Yatağın kenarına ilişmiş, belli belirsiz
gülümseyerek bakıyordu uykulu yüzüme.
Günaydın Benedictus’cum,
dedim doğrulurken.
Acele et,
cevabı geldi karşılık olarak. çok yalnız kaldı.
Banyoya doğru
sürükledim bedenimi. Bizim yalnız kalışlarımız ne olacak peki, dedim kapıyı
kapatmadan az önce.
Birisi de
bizim için uyanacak, dediğini duyduğumda yüzüme soğuk su çarpmaya başlamıştım
bile. Birisi de bizim için uyanacak,
diye tekrar ettim diş fırçasına macun sürerken. Biz birisi için uyuyacağız,
birisi bizim için uyanacak. Ne saçma dünya, diye söylenirken Benedictus’un
alaylı sesi doldu banyoya:
Saçma olan
dünya değil, diyordu.
Sabahı yalnız
bırakmaya gelmiyor, diye düşünüp güldüm. Banyodan çıktığımda eve dolmuş demlenmiş
çayın kokusu çarptı burnuma. Mutlulukla çektim içime. Koku, rüyayı düşünmeyi ertelemekten başka çare bırakmıyordu…
Mey