çiçekler gibiydi. Şikayetsiz ve içedönük.
Solup gidişin kaçınılmazlığını bilir ama aldırmazdı. Çünkü toprak var, derdi başını eğip taç yapraklarına. Kök orada!
Küsmedi suya ama barışık da değildi.
sımsıkı yapıştığı toprağına fısıldar dururdu aynı cümleyi ve yeterdi bu kadarı ona: Kendi içinden geçip giden su,
benden de geçecekti elbet!..
Mey
S. Grav